Yeni bir çalışma, Covid-19 pandemisinin ergenlerin ruh sağlığını olumsuz etkilemekle kalmayıp beyinlerinin yaşlanmasına da yol açtığını gösteriyor.
Her gün yeni bir çalışma, pandeminin tüm dünyada özellikle gençlerin ruh sağlığını etkilediğini kanıtlıyor. Karantina önlemleri nedeniyle okulların ve diğer sosyal alanların kapatılması, çocukların ve gençlerin duygusal sağlığını olumsuz etkiledi.
Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Stanford Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırma, pandemiye bağlı stresin ergenlerin beyinlerinde fiziksel değişikliklere neden olduğunu ve beyin yapılarını pandemi öncesi muadillerine göre daha yaşlı hale getirdiğini ortaya koydu.
Biological Psychiatry dergisinde Global Open Science’ta yayınlanan çalışmada araştırmacılar, San Francisco Körfez Bölgesi’ndeki 81 gencin pandemi öncesi MRI taramalarını, pandemi sırasında Ocak 2020 ve Mart 2022’de alınan 82 gencin MRI taramaları ile karşılaştırdı, ancak güncelleniyor .karantina.
Bu katılımcıların 64’ü yaş ve cinsiyet gibi faktörler açısından eşleştirildi.
Araştırmacılar, ergenlerin içselleştirilmiş zihinsel sağlık sorunlarını karantinadan sonra pandemi öncesine göre daha yüksek derecelendirdiklerini belirtti. Ayrıca karantina sonrası değerlendirilen ergenlerde beyin zarlarının kalınlığının azaldığı, hipokampus ve amigdala hacminin arttığı ve beynin daha belirgin şekilde yaşlandığı görüldü.
Sonuç olarak, karantinadan sonra değerlendirilen ergenler, tipik olarak yaşlılarda görülen veya çocuklukta önemli talihsizliklere sahip olanlarda görülen nöroanatomik özellikler gösterdi. Başka bir deyişle, bu gençlerin beyinleri erken yaşlanıyor.
Araştırmacılar başka bir çalışmada
Çalışma, öncelikle salgının ergenlerde beyin yapısını nasıl etkilediğini araştırmak için yola çıkmadı. Araştırmaya katılan çocuklar, ergenlik dönemindeki depresyon üzerine uzun süreli bir çalışma grubundaydı. Ancak Covid-19 salgını ile araştırmacılar planladıkları düzenli MRI taramalarını alamadılar.
Beyin taramaları devam ettiğinde, araştırmacılar kaldıkları yerden devam edemeyeceklerini fark ettiler.
Euronews Next’e konuşan Stanford Üniversitesi’nden psikoloji profesörü Ian Gottlieb, araştırmada çok büyük bir boşluk olduğunu belirtti.
Profesör Gottlieb, “Karantinadan sonra bu çocukların yüksek düzeyde depresyon, kaygı ve üzüntü yaşadıklarını biliyorduk. Ama beyinlerinde bir değişiklik olup olmadığını bilmiyorduk. Beyinleri değişti.”
Profesör Gottlieb, şimdiye kadar bu tür beyin yaşlanmasının yalnızca şiddet, ihmal veya aile sorunları gibi kronik sorunları olan çocuklarda görüldüğünü kaydetti.
Beynin yapısındaki değişiklikler ne anlama geliyor?
Beyindeki fiziksel değişiklikler çok ciddi gibi görünse de bu değişikliklerin ne anlama geldiği veya kalıcı olup olmadığı henüz bilinmiyor.
Profesör Gottlieb, bu sorulara cevap bulmanın zorluğuna dikkat çekerek, “Karşılaştırma grubu yok ve önümüzdeki 5 yıl içinde salgına maruz kalmamış çocuklarla kıyaslama yapamayacağız çünkü öyle bir grup yok. grup.”
Gottlieb, bir gencin beyninin hala nispeten esnek olduğunu ve uyum sağlayıp değişebileceğini belirterek, “Belki bu değişiklik onları daha hızlı biyolojik yaşlanmaya götürüyordur. Ya da belki bu geçici bir şeydir ve pandeminin baskılarına bir tür yanıttır.” Kolayca.
Profesör Gottlieb, “Belki de bu, pandeminin stresine bir adaptasyondur ve yaşlanma, stresi azalttıkça yavaşlatır” dedi.
Profesör Gottlieb, gerileyen ruh sağlığının değişebileceğini ortaya koyan araştırmanın önemine vurgu yaparak, “İçe dönüp beyni doğrudan değiştiremezsiniz ama ruh sağlığını, depresyonu ve kaygıyı doğrudan ele alabilirsiniz. Ve bence bu çok önemli.”
Gottlieb, bu genç adamların 20 yaşına geldiklerinde tekrar beyin taraması yaptıracaklarını bildiriyor.
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın